Amerikalı gazeteci, öykü ve roman yazarıdır (1876-1916). Romanda toplumsal gerçekçiliğin 20. yüzyıldaki en büyük ustalarından biri olarak kabul edilir.
Hayatı
Asıl adı John Griffith Chaney’dir. 12 Ocak 1876’da San Francisco’da dünyaya geldi. Gezginci bir astrolog olan babası, babalığını kabul etmedi. Zina suçlamasıyla hakarete uğrayan annesi bunun üzerine boşanıp başka biriyle evlendi, yanına oğlunu da aldı. Çocukluğu yoksulluk içinde geçen Jack London, zor koşullar altında ancak ortaokulu bitirebildi.
Geçimini sağlamak ve Londra’da yaşayan ailesine yardım edebilmek için çeşitli
işlere girip çıktı. Gazete satıcılığı, balıkçılık, tayfalık, savaş muhabirliği, altın arayıcılığı yaptı. Japonya yakınlarında gördüğü bir tayfunu anlatan haberiyle gazetecilik ödülü kazandı.
1904 Rus-Japon Savaşı’nda muhabirlik yapan Jack London, cepheye izinsiz girmesi nedeniyle Japon birlikleri tarafından tutsak edildi ve bir ay hapis yattı. Bu olaydan sonra hayatına yeni bir yön çizmeye karar verdi.
Önce liseye kaydoldu. Bir yıl süren sıkı bir çalışmadan sonra California Üniversitesi’nin sınavlarını kazandı. Fakat sosyalist görüşleri nedeniyle öğretim üyeleriyle çatışmaya girdi ve burada ancak bir sömestr okuyabildi. Daha sonra kendisini bütünüyle yazmaya verdi. Önce öyküler, ardından da romanlar yazdı. Serüven dolu bir hayat sürdü, ABD’nin en ücra köşelerini dolaştı ve iki kez evlendi.
Alaska’da altın aramakla geçen yıllarının izlerini taşıyan “Vahşetin Çağrısı” adlı romanı ona dünya çapında bir ün kazandırdı. 1902’de Londra’ya gitti. Denemelerine dayanarak “Uçurum İnsanları” adlı kitabını yayınladı. Kısa sürede eserleri en çok okunan yazarlardan biri oldu. Kitapları hemen bütün dillere çevrildi.
Kısa ömrü boyunca derin acılar ve bunalımlar yaşayan yazar, aynı zamanda ileri düzeyde de bir alkolikti. Bu yıkıcı tutkusu yüzünden çektiği sıkıntıları “John Barleycorn: Bir Alkoliğin Anıları” adlı eserinde çarpıcı bir dille aktardı. Girdiği bir depresyon sonucunda 22 Kasım 1916’da California’daki çiftliğinde zehir içip intihar ederek hayatına son verdi.
En sevilen eserleri “Deniz Kurdu”, “Bitmeyen Kavga”, “Yaşamak Hırsı”, “Martin Eden”, “Beyaz Diş”, “Ay Vadisi” ve “Güneş Çocuğu”dur.