Sihizm

Benzer İçerikler

Sihizm XVI. yüzyılda Hindistan’daki Hinduizm, kast sistemi ve brahman sınıfına tepki olarak ortaya çıkmış, İslami motifli senkretik ve reformist bir dini harekettir.

Sihizm’in kurucusu Nanak‘tır (1469-1539). Bu dini hareketin mensuplarına “güçlü bir talib/öğrenci” anlamına gelen “Sih” (Sikh) denmektedir. Milli bir din olan Sihizm, Hint toplumunda dini ve siyasi açıdan önemli bir yer tutar ve 25 milyon civarı mensubu vardır. Sihizm taraftarları İngiltere, Kanada, ABD, Malezya ve Doğu Afrika gibi dünyanın çeşitli yerlerinde bulunmaktadır.

Sihizm

Nanak ve Sihizmin Oluşumu

Sihizm’in ilk gurusu ve kurucusu olan Nanak, M.S. 1469 yılında Pakistan’ın Lahor bölgesindeki Talvandi’de doğdu. Nanak, yüksek kasta mensup olan Hindu bir ailenin çocuğuydu. Genç yaşta Talvandi Köyünü terketmiş ve Sultanpur şehrine gitmiştir. 27 yaşla­rında ise vaaz etme gezilerine çıkmıştır.

Nanak’ın vaazlarındaki “Ne Hindu ne Müslüman vardır” sözü oluş­turmak istediği yeni bir dini hareketin ilk sinyali olarak algılanmıştır. İslami fikirlerden yararlanan Nanak, Hinduizm’in örf ve adetleri ile kültürü­nü tasfiye etmek, “çok tanrıcılık” ve “putçuluk” ile Kast Sistemini ortadan kaldırıp Hinduizm ile İslam arasında “orta bir yol” bulmak istemiştir.

Hedefleri doğrultusunda Hin­distan’ın her tarafını dolaşmış, Mekke’ye ve Bağdat’a kadar gitmiştir. O, İslam’ın Tanrı tanımını ve O’nun sıfatları gibi bazı özelliklerini benimsemiştir. Benim­sediği bu özellikler çerçevesinde ona göre Tanrı tektir, ebedidir, gö­rünmezdir, sözle anlatılmazdır, her yerde hazır ve nazırdır.

Hint felsefesinden gelen “Maya” ve “Nirvana” ile “Tenasüh” (Ruh Göçü) anlayışını benimsemiş an­cak Avatarlara inanmayı reddetmiştir. Vaazları ile şöhrete kavuşan Nanak, hem Hinduistler hem de Müslümanlar için kutsal kabul edilen yerleri ziyaret etmiş ve çeşitli din mensuplarıyla tartışmalara girişmiştir. Guru Nanak, Dini Hareketini yaymaya çalıştığı sırada bir zengin tarafından şerefine Ravi Nehri kıyısında kurulan Kartapur Köyüne yerleşmiş ve hayatının son on yılını burada geçirmiştir. Bu köyde yeni inan­cını yaymaya çalışmış ve 1539 yılında 70 yaşında bu köyde ölmüştür. Geride iki oğul ve çok sayıda Sih (öğrenci, mürit) bırakmıştır.

Nanak, ölmeden önce, en sadık öğrencilerinden birini kendisine halef seçmiştir. O, seçtiği bu halefini kendisine eşit tutmuş, kendi “ışı­ğını” ona emanet etmiş ve ona Angad ismini vermiştir. Angad’ın halef tayin edilmesi “Guruluk Anlayışı”nı doğurmuştur. Nanak’ın kendinden sonra yerine geçecek kişiyi belirlemesi, ruhunun kendisini takip eden “Guru”ya geçeceği inancını doğurmuştur. Sihizm, ortaya çıktığı tarihten 1708’li yıllara kadar On Guru (reh­ber, öğretmen, üstad) tarafından idare edilmiştir. İlk Guru Nanak’tan Son Guru Gobind (1666-1708)’e kadar geçen sürede Sih hareketi geliştirilmiş ve olgunlaştırılmıştır.

Sihizmde İnanç Esasları ve Tanrı İnancı

Nanak, Hinduizmin karma ve reenkarnasyon öğretisi gibi karakteristik özelliklerini alırken başta kast sistemi olmak üzere Tanrı düşüncesine, rahiplik teşkilatına ve benzeri özelliklerine eleştiriler getirmiştir.

Sih dini Hinduizm’in politeist yapısına karşın katı bir monoteist yapıya sahiptir. İslam’ın Allah inancına paralel tarzda bir “yaratıcı tanrının” varlığı kabul edilir. Resimlere, heykellere ya da suretlere saygı gösterme veya yüceltme Sih inancına aykırıdır. Hindulardan farklı olarak Tanrı’nın inkarnasyonu ya da avatarası inancı da reddedilir. Maya öğretisine benzer olarak, her obje ve nesnenin yaratıcının varlığının ifadesi olduğuna inanılır.

Sih inancına göre Tanrıdan başka gerçeklik yoktur ve maddi alem gerçekte geçicidir. Ruh, arınana ve nihai gerçekliği tam olarak kavrayana kadar reenkarnasyon yani ruh göçü sürecine tabidir. Bu ruh göçü, sonsuz değildir. Guruların öğretisine bağlanarak hakikat yoluna giren kişiler reenkarnasyondan kurtulur.

Sihizmde Ahiret İnancı

Sihizmde dünya hayatı geçici, değişken ve rüya olarak değerlendirilmektedir. Sihizm’e göre insan öldükten sonra bu rüyadan uyanacak ve ahiret denilen ebedi hayata başlayacaktır. Ölümden sonra diriliş gerçekleşecek, doğru ve yanlış davranışlar ilahi bir mahkemede değerlendirilecektir.

Sihler cennet ve cehennemin varlığını kabul etmezler. Onlara göre cennet Tanrı’nın mutlak hakikati ve sevgisine fena olmak, cehennem ise bundan uzak olmaktır. Bu bağlamda reenkarnasyon süreci bir nevi cehennemdir.

Sihizmde Ahlaki ve Sosyal Yapı

Her Sih’in beş hırsız olarak adlandırılan kibir, öfke, hırs, tutku ve şehvetten uzak durması ve bunlara karşı beş silah olarak tanımlanan kanaat, hayırseverlik, şefkat, iyi davranış ve alçak gönüllülük ile donanması ahlak sisteminin temelini oluşturur.

Sihler çocuklarını zorlu şartlara göre yetiştirirler bu nedenle Hindistan’ın en iyi askerleri ve güvenlik güçleri Sihlerdir.  

Sihler, aile düzeni olmayan yaşam tarzını, gereksiz konuşmayı, övünmeyi, gıybet etmeyi, yalan söylemeyi; alkol, tütün, ve sarhoşluk verici maddeler kullanmayı hoş karşılamamaktadır. Eğitim, kişisel gelişim, çalışkanlık, aile hayatı ve dürüst yaşam sürekli teşvik edilmektedir.

Sihizm’de Gobind tarafından “Khalsa” (Halsa) denilen bir cemaat oluşturulmuştur. Khalsa olarak adlandırılan bu teşkilata girenler ise Pahul denilen bir takdis merasiminden geçmek ve “k” ile başlayan şu beş esası (kakkas) yerine getirmek yükümlülüğündedir.

1-Kesha: Saç ve sakalların kesilmemesi

2-Kangha: Saçlara tarak takılması ve sarıkla kapatılması

3-Karha-Kara: Sağ bile üzerine çelik bileşik takılması

4-Kachhehra-Kach: Diz altında bağlanan kısa pantolon giyilmesi.

5-Kırpan: Kama taşınması

5 K (Kakkas)
5 K (Kakkas)

Khalsa’ya Pahul töreni ile giren üyelere “Sih Adabı” açıklanır ve bu törenden sonra “Singh” (Aslan) olduğu kabul edilir.

Sihizmde Kutsal Kitaplar

Son guru Gobind Singh döneminin önemli olaylarından biri de Adi Granth adlı kutsal kitabın oluşturulmasıdır. Sih geleneğinin kutsal metni Adi Granth aslında birçok farklı dinsel geleneğe ait metinlerin, hikmetli sözlerin, şiirlerin, ilahilerin ve benzeri materyalin bir derlemesinden ve yorumundan ibarettir. Bu özellik kutsal metnin diline de yansımıştır. Pencabi lisanında olan metinde Farsça, Sanskritçe ve benzeri lisanlarda metinler bulunmaktadır. Bu metin ilk kez beşinci guru Aryan Dev tarafından 1604 yılında derlenmiştir. Bu kitabın oluşumundan sonra Guruluk kutsal kitap Granth’a geçmiştir. Bu nedenle Sihler kitabı Guru Granth olarak adlandırır. Guru Granth çoğunluğu ilk guru olan Nanak ile beşinci ve dokuzuncu Gurulara ait 6000 ilahiyi içinde bulundurur. Bunların 2000’den fazlası Arjun’a aittir. İlk düzenlemede ağırlık Nanak’tadır.

Sihizmde Mabed ve İbadet Uygulamaları

Mabet

Altın Mabet (Golden Temple)
Altın Mabet (Golden Temple)

Sihlerde dini ve sosyal faaliyetlerin merkezi Amritsardaki Altın Mabet (Harimandır)’dir. Kutsal kitaplar, Altın Mabet’te muhafaza edilmektedir. Mabet’te sembol olarak da Adi Granth ve Bir kılıç bulunmaktadır. Amritsar Altın Mabedine “hacı” olmak için gidilmektedir. Bunun yanında Gurdwara denilen mahalli mabetler de vardır.

Mimari bakımdan Gurdwaralar genellikle Şah Cihan tarafından yaptırılmış olan Taç Mahal’e benzemektedir. Ancak Amritsar’daki Altın Mabet (Golden Temple) tipik bir Gurdwara değildir. Altın Mabet, Dört köşeli Havuz ortasında yapılmış olup içinde gün boyu ilahi (Kirtan) okunur. Mabeti kuşatan havuz kutsal kabul edilir.

 

İbadet Uygulamaları

Sihlerde ibadet basit ve sadedir. Genelde ayinler ve ibadetler; basit bir duadan, bir nevi gusülden ve hac için Amritsar’daki Altın Mabet’e gitmekten ibarettir.

Sabah erkenden güneş doğmadan önce meditasyon ve dua Sihlerin günlük ibadetleri arasındadır.

Sihizm’de sünnet olmak, oruç tutmak, kurban kesmek, nehirlerde yıkanmak, görüntü veya putlara tapmak gibi uygulamalar mantıksız davranışlar, batıl inanışlar ve boş ibadetler olarak kabul edilmektedir.

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
İlginizi Çekebilir

Tanrı ve İnsan – 2

Eşref-i mahlukat olarak addedilen insan, bu özelliğiyle tasavvufta daha da derin anlamlar yüklenerek yüceltilmiştir. İnsan’ın Yaratıcının yer yüzündeki halifesi...